Ana içeriğe atla

Paralel Evren

İşe geldim. Riyazussalihinden bir hadis okudum, Cahit Koytak'tan bir kaç şiir. WhatsApp gruplarına bir şeyler yazdım. Instagrama ve duruma bir şeyler attım. Gazze'ye dair. Bunlar mutad sabah işleri olmuş. Yataktan kalkmak el yüz yıkamak gibi. Ya da evdekiler uyurken bahçeye inip ayrık otlarını sökmek, kızaran domatesi, terleyen salatalığı toplamak, tavukları yemlemek gibi. Öyle doğal, öyle sıradan ve olması gereken. 

Ali Ayçil'in son kitabına dair yazdığım yazı öyle duruyor kenarda. Bir kitap tanıtım yazısı değil elbet. Gaza gelip Okur dergiye bir selam çaktım ama onlar için pek uygun değildi zaten. Biraz daha içerikten bahsetseniz dediler, dedim olmaz. Mümkün değil :) Ben öyle sizin yeniyetme yazarlarınızdan biri miyim ki yazımı kesip kuşa çevireceksiniz :))  Demedim tabii ki. Size pek uygun değil sanırım yazıyı yok sayılım dedim.  Belki ınstagrama koyarım bakalım. Az önce şu şiiri okudum. 
Buraya eklemek istedim. 
Şeytan Hz. Adem ile Hz. Havva'yı ölümsüz olmak vaadiyle kandırmış. O ağaçtan yemeniz yasak çünkü yerseniz ölümsüz olursunuz demiş. Oraya buraya yazdığım yazıları bir yerlere kaydetmek istiyorum. Edebi açıdan kıymetli veya değil, o ayrı bir konu. Genelde kendime dair yazdığım için günlüğümden sayfalar gibiler. Arada açıp okumak istiyorum. Bir elektriğe bakıyor ya da internetin kopmasına. Belki de boş vermeli. Elimde tutmaya çalışmak biraz taaa o en baştaki ölümsüz olma isteğini hatırlatıyor bana. Burası geçici ve her şeyi burada bırakıp gideceğiz. 

Geçenlerden kitapları karıştırırken Yusuf Ali'nin benim zorumla yazdığı günlüğü gördüm. Bayıldım çok hoşuma gitti. Ona gösterdim sevmiyorum ben böyle şeyleri dedi :)) seni küçük ergen seni. Benim yaşıma gel de bak nasıl atlayacaksın bunların üstüne. Ama belki de böyle şeylere kıymet vermeyen biri olur. 


Evet bunların hepsi burada kalacak. . Başka bir kitap var yazdığımız, önümüzü konulacak. İkra' kitabek! Haydi bakalım başla okumaya. İnşallah onu okumak da keyifli olur. Çok amin

Yorumlar